Küçük Prenses
Beecher Stowe
Hayat boyu hep mutlu olmuş bir kız çocuğu idi O.Ama birgün bir felaket geldi.
Londra’nın soğuğunda kız babasına sarıldı. Sarah (Sera) babasını babası da onu bu kadar çok seviyordu. Sarah burada okula başlayacağından babasından ayrılmalıydı. Bay Crewe (Kruyv) kızını çok özleyeceğini biliyor ama belli etmiyordu. Sarah çok hayalperest bir çocuktu. Ayrıca hepimizden de çok farklıydı. Çok ağırbaşlı bir kız olan Sarah babası gibi üzüntüsünü belli etmiyordu. Sarah annesini doğduğu an kaybetmişti. Bu sebeple babasına çok düşkündü. Babasına:
-Ben burada yani okulumda her şeyi çok çabuk öğreneceğim hiç kuşkun olmasın.
-Bundan zaten hiç kuşkum yok benim ‘’KÜÇÜK KIZIM’’.Babası Sarah’ya hep böyle derdi.
Sarah babasının ellini tutarak okulun büyük ve çok basamaklarını geçtiler. Okulun ilk katında okulun sahibi vardı. Saygıyla babası ve Sarah içeri girdiler. Miss Minchin adamı tanıyordu:
-Buyurun Bay Crewe.
-Ben küçük kızımı okulunuza kayıt ettirmek istiyorum.
-Peki, bundan şeref duyarım. Bu küçük güzel kızı mı yazdıracağız. Sarah şaşırmıştı. Ona göre hiç güzel değildi. Ama o şımartılmaya alışsa dahi hiçbir zaman şımarmamıştı.
-Ancak şartlarım var, dedi babası.
-Nedir efendim? Sarah da bu şartlardan habersizdi.
-Kızımın her istediği alınacak ve ona dair büyük bir oda olacak.
Kadın bu duruma sinirlenmiş olsa bile belli etmedi ve zengin bir adamı kaybedemezdi.Bu yüzden kabul etti.Aradan uzun zamanlar geçti.Kız diğer öğrenciler tarafından sevilmiyordu.Çünkü o hep gülüyor, hiç mutsuz olmuyor, hep hayal kuruyor.Ayrıca hizmetçi kıza yardım ediyordu.
Aradan 6 yıl geçmişti.Kız babasını çok özlemişti ayrıca çok az mektup yazılıyordu.Bazen şüphe ediyordu''Bunu babam yazmıyor.Babamın yazısı bu değil.'' diyordu.Babası yeni çevre edinmiş bir arkadaşı ilede işe başlamıştı.Bu arkadaşını tanımıyordu.İlk defa birisine güvenmiyor ve korkuyordu.Bu yazı değişikliği de bunun üzerine tuz biber olmuştu.Doğum günü yaklaşıyordu ve ilk defa babası yazıda doğum günü ile ilgili hiçbirşey yazmamıştı.Ölümü tanıyordu.Annesinin ona öğrettiği ilk şeydi.2. olan acı çekip belli etmemekti ve şimdi babası bunu öğretebilirdi.Çok korkuyordu.